Bank Asya Hesabı, Sendika ve Dernek Üyeliği, Gazete Aboneliği, Müzahir Kurumlarda Çalışma Örgütsel Faaliyet Kapsamında Değerlendirilir mi
Bank Asya Hesabı, Dernek veya Sendika Üyeliği, Müzahir Kurumlarda Çalışma Örgütsel Faaliyet Kapsamında Değerlendirilir mi Sanığın Bank Asya hesabında gerçekleştirdiği rutin bankacılık işlemlerinin, müzahir kurumlarda çalışmasının, KHK ile kapatılan dernek veya iltisaklı sendika üyeliğinin, dergi veya gazete aboneliğinin müsnet silahlı terör örgütüne üye olma suçunu ispat etmeye yeterli örgütsel faaliyetler kapsamında değerlendirilemeyeceğinin gözetilmemesi, kanuna aykırıdır. Yargıtay 3. Ceza Dairesi Esas No: 2022/19658 Karar No: 2025/12712 Karar tarihi: 29.04.2025 İlk Derece Mahkemesi: Mersin 7. Ağır Ceza Mahkemesi Suç: Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314/2, 3713 sayılı Kanun’un 5/1, TCK’nın 62/1, 53, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca İlk Derece Mahkemesince verilen mahkûmiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi Tebliğname Görüşü: Bozma Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1. Sanığın silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına organik bağla katılarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluluk arz eden faaliyetlerde bulunduğuna ilişkin maddi gerçeğin şüpheye yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılması açısından sanığın örgüt ile bağlantısını gösteren tek delilin etkin pişmanlık kapsamında beyanda bulunan tanık delili olması, sanığın da soyut tanık anlatımlarını kabul etmediğini beyan etmesi, mahkûmiyete esas alınan, suçun sübutu ve cezanın kişiselleştirilmesi bakımından belirleyici delil olan tanık …’ün beyanında; “sanıkla ilgili doğrudan görgüye dayalı bilgisi olmadığını ancak kendisinin katıldığı toplantılarda MEB ünite sorumlusu … Y.’in, ilçe imamı Ş. U.’nun da katıldığı mütevelli toplantısına sanığın katıldığını kendisine söylediğini” beyan etmesi karşısında, tanığın anlatımlarına dayanak gösterdiği bu şahısların açık kimlik bilgilerinin tespiti ile varsa tüm aşama beyanlarının dosyaya celbi, gerektiğinde tanık sıfatıyla doğrudan aleni duruşmada sanığın huzurunda veya 5271 sayılı Kanun’un 180/1-2-5. maddesi gereğince SEGBİS kullanılmak suretiyle dinlenmelerinin sağlanması, 2. Mahkûmiyete esas alınan, suçun sübutu ve cezanın kişiselleştirilmesi bakımından belirleyici diğer delil olan ve talimat ile dinlenen tanık …’in doğrudan aleni duruşmada sanık ve müdafii huzurunda veya 5271 sayılı Kanun’un 180/1-2-5. maddesi gereğince SEGBİS kullanılmak suretiyle dinlenip AİHS’in 6/3-d ve Anayasa’nın 36. maddeleri ile teminat altına alınan “iddia/kamu tanıklarını sorguya çekmek veya çektirmek” hakkı tanınması gerektiği gözetilmeden; sanığın tanığı sorgulama hakkının engellenmesi suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 180/1 ve 181/1. maddelerindeki emredici hükümlere riayet edilmeyerek savunma hakkının kısıtlanmasına yol açacak şekilde 5271 sayılı Kanun’un 181/1 ve 210. maddelerine muhalefet edilmesi, 3. UYAP örgütlü suçlar bilgi bankasından araştırma yapılıp sanık hakkında dosya kapsamı dışında herhangi bir beyan olup olmadığının saptanması, bulunması halinde bilgi ve belgelerin onaylı örneklerinin dosya içerisine getirtilmesi sonrasında ilgili şahısların tanık sıfatıyla doğrudan aleni duruşmada sanığın huzurunda veya 5271 sayılı Kanun’un 180/1-2-5. maddesi gereğince SEGBİS kullanılmak suretiyle dinlenmelerinden sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ve yetersiz belgelere dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabul ve uygulamaya göre de; Sanığın Bank Asya hesabında gerçekleştirdiği rutin bankacılık işlemlerinin, iltisaklı sendika ve dernek üyeliğinin, gazete aboneliğinin sempati ve iltisak boyutunu aşan, örgüt üyesi olduğunu ispat etmeye yeterli örgütsel faaliyetler kapsamında değerlendirilemeyeceğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 302/2. maddesi uyarınca Tebliğname’ye uygun olarak BOZULMASINA, dava dosyasının, 5271 sayılı CMK’nın 304. maddesi uyarınca Mersin 7. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. Yargıtay 3. Ceza Dairesi Esas No: 2022/19654 Karar No: 2025/11441 Karar Tarihi: 17.04.2025 İlk Derece Mahkemesi: Denizli 5. Ağır Ceza Mahkemesi Suç: Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314/2, 3713 sayılı Kanun’un 5/1, TCK’nın 62/1, 53/1, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca İlk Derece Mahkemesince verilen mahkûmiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi Tebliğname Görüşü: Onama Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, yasal şartları oluşmadığından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 299/1. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; A) ByLock’un suçun sübutu açısından belirleyici delil olması karşısında; ByLock kullanıcısı olmadığını bildiren sanığın örgütsel konumunun ve örgütsel faaliyetlerinin tespiti bakımından dosya içerisinde bulunan ByLock tespit ve değerlendirme tutanağına göre; ekleyen, eklenen ve aynı grupta yer alan kişilerin, sanık ile irtibatlı olup olmadığı, bu kişiler hakkında örgüt üyeliği sebebiyle ceza soruşturması yürütülüp yürütülmediğinin araştırılması, yürütülen bir ceza soruşturması mevcut ise bu kişilerin aşamalardaki ifade örnekleri getirtilerek incelenmesi ve ekli kişilerin tanık olarak ifadelerine başvurulması, B) Temyiz kanun yolu aşamasında dosyaya geldiği anlaşılan; İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 2022/6863 sayılı soruşturma dosyasından, 28.05.2022 tarihli yazı ekinde gönderilen KYOK kararı ve ekinde tanık Nesip K’nın sanık hakkındaki beyan ve teşhislerinin, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 2020/2159 Muh. sayılı dosyasından, 04.03.2020 tarihli yazı ekinde gönderilen Kudret Ç’nin sanık hakkındaki beyan ve teşhislerinin ve ayrıca Isparta Cumhuriyet Başsavcılığının 2022/3131 sayılı soruşturma dosyasından, 05.09.2022 tarihli yazı ekinde gönderilen Veli D’nin sanık hakkındaki beyan ve teşhislerinin, 5271 sayılı Kanun’un 217 nci maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine ayrı ayrı okunması, anılan şahısların aşamalardaki ifade örnekleri getirtilerek incelenmesi, gerektiğinde duruşmada sanık ve müdafiinin huzurunda veya SEGBİS kullanılmak suretiyle dinlenmelerinin sağlanması, C) UYAP örgütlü suçlar bilgi bankasından araştırma yapılıp sanık hakkında herhangi bir beyan olup olmadığının tespiti, bulunması halinde bilgi ve belgelerin onaylı örneklerinin dosya içerisine getirtilmesi sonrasında ilgili şahısların tanık sıfatıyla doğrudan aleni duruşmada sanık ve müdafiinin huzurunda veya 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 180/1-2-5 maddesi gereğince SEGBİS kullanılmak suretiyle dinlenmelerinin sağlanması ile tüm delillerin CMK’nın 217. maddesi gereğince duruşmada okunup tartışılması neticesinde sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi, D) Kabul ve uygulamaya göre de; Sanığın Bank Asya’daki rutin bankacılık işlemlerinin, müzahir kurumlarda çalışmasının ve KHK ile kapatılan dernek üyeliğinin müsnet suç bakımından delil ya da örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnamede onama isteyen düşünceye iştirak edilmeyerek, hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dava dosyasının, 5271 sayılı CMK’nın 304. maddesi uyarınca Denizli 5.

