Terör Örgütü Üyeliği Suçuyla ilgili Yapılan Yargılamada Suç Oluşturmayan Eylemler Nedeniyle Ceza Verilmesi
Suç Oluşturmayan Eylemler Nedeniyle Ceza Verilmesi Suç Oluşturmayan Eylemler Nedeniyle Ceza Verilmesi: Suçta ve cezada kanunilik ilkesi, hukuk devletinin kurucu unsurlarındandır. Kanunilik ilkesinin genel olarak bütün hak ve özgürlüklerin düzenlenmesinde temel bir güvence oluşturmanın yanı sıra suç ve cezaların belirlenmesi bakımından özel bir anlamı ve önemi olup bu kapsamda kişilerin kanunen yasaklanmamış veya yaptırıma bağlanmamış fiillerden dolayı keyfî bir şekilde suçlanmaları ve cezalandırılmaları önlenmekte; buna ek olarak suçlanan kişinin lehine olan düzenlemelerin geriye etkili bir şekilde uygulanması sağlanmaktadır Anayasa Mahkemesi, bir kimsenin terör örgütüne üye olma suçundan mahkûm edilmesi için “Kişinin örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, örgütün bir parçası olmayı istemesi ve örgütün hayatta kalmasına, amaçlarının gerçekleştirilmesine devamlı bir irade ile katkı sağlaması gerekir.” şeklinde, eldeki başvurunun çözümlenmesinde de anahtar olan bazı değerlendirmelerde bulunmuştur. Söz konusu karar ve onu takip eden kararlarda örgüte üye olmanın “fiilî bir katılma olduğu ve dolayısıyla üyeliğin suç olarak kabul edilmesinin ve cezalandırılmasının altında yatan sebebin, terör örgütü üyesi olan kişinin aslında bu şekilde terör örgütünün toplum için arz ettiği tehlikeye bilerek ve isteyerek katkı sağlaması olduğu, kişinin örgütün hiyerarşik yapısına bilerek ve isteyerek dâhil olduğunun yeterli bir gerekçe ile ispat edilmesi gerektiğini” ifade etmektedir. Yargıtay da FETÖ/PDY’nin oldukça uzun süredir mahkemelerce ve devlet kurumlarınca terör örgütü olarak kabul edilen, toplum tarafından da öyle bilinen bir örgüt olmadığını göz önünde bulundurmuştur. Yargıtay, birçok kararında “FETÖ/PDY’nin başlangıçta bir ahlak ve eğitim hareketi olarak ortaya çıktığı, sözde meşruiyetini sivil alanda dinden, kamusal alanda ise hukuktan aldığı izlenimi vermek için yeterli güce ulaşıncaya kadar alenen kriminalize olmamaya özen gösterdiği” ve toplumun her katmanının büyük bir kesimi tarafından da böyle algılandığı tespitini yapmıştır. Gerçekten de toplumda önemli bir kesim, bu yapılanmanın illegal yönünü bilmeden sosyal ve ekonomik alanda gelişerek kurumsallaşmasına ve faaliyetlerine destek olmuştur. Suçta ve cezada kanunilik ilkesi kapsamında; bir kimsenin FETÖ/PDY’ye üye olma suçundan cezalandırılabilmesi için örgütün niteliğini ve amaçlarını bildiği, örgütün bir parçası olmayı istediği ve örgütün hayatta kalmasına, amaçlarının gerçekleştirilmesine devamlı bir irade ile katkı sağladığının gösterilmesi gerekir. Bu gerekliliğin bir sonucu olarak Yargıtay, terör örgütüne üye olma veya yardım etme suçlarının doğrudan kasıt ve özel saikle işlenebilen suçlar olduğu da gözetildiğinde FETÖ/PDY’nin gerçek yüzünü ortaya koyan operasyonlara başlandığı, bu yapının kamuoyu ve medya tarafından tartışılır hâle geldiği, üst düzey hükûmet yetkilileri ve kamu görevlileri tarafından yapılan açıklamalarda paralel yapı veya terör örgütü olduğuna ilişkin tespitler ve uyarıların yapıldığı, Millî Güvenlik Kurulu tarafından da aynı değerlendirmelerin paylaşıldığı süreçten önce icra edilen faaliyetlerin nitelik, içerik ve mahiyeti itibarıyla terör örgütünün amacına hizmet ettiği ve sanıklarca da bunun bilindiği somut delil ve olgularla ortaya konulmadıkça örgütsel faaliyet kapsamında kabul edilemeyeceğini, kişilerin hukuki durumlarının kusurluluk ve hata bağlamında değerlendirilmesinde zaruret bulunduğunu ifade etmiştir. Başka bir deyişle Yargıtay bir kişinin söz konusu örgüte üye olma suçundan cezalandırılabilmesi için sempati ve iltisak boyutunu aşarak terör örgütü niteliğini ve amaçlarını bilerek örgüt üyesi olduğunu ispat etmeye yeterli delillere dayanılmasının şart olduğunu belirtmiştir. Terör Örgütü Üyeliği Suçuyla ilgili Yapılan Yargılamada Suç Oluşturmayan Eylemler Nedeniyle Ceza Verilmesi Anayasa Mahkemesi Bireysel Başvuru Ayten Karadağ Başvurusu Başvuru Numarası: 2021/57189 Karar Tarihi: 16/7/2025 Birinci Bölüm – Karar Başkan: Hasan Tahsin GÖKCAN Üyeler: Recai AKYEL, Selahaddin MENTEŞ, Muhterem İNCE, Yılmaz AKÇİL Raportör: Ayça GANİDAĞLI DEMİRCİ Başvurucu: Ayten KARADAĞ I. Başvurunun Özeti 1. Başvuru, terör örgütü üyeliği suçuyla ilgili olarak yapılan yargısal yorumların öngörülebilir olmaması ve mahkûmiyet kararında suç oluşturmayan bazı eylemlere dayanılması nedeniyle suçta ve cezada kanunilik ilkesinin ihlal edildiği iddiasına ilişkindir. Başvuru, soruşturma ve kovuşturma evrelerinde gerçekleştirilen işlemler nedeniyle başka temel hakların ihlal edildiğine ilişkin şikâyetleri de içermektedir. 2. Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı (Başsavcılık), Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) kapsamında 17/25 Aralık süreci sonrasında terör örgütü ile ilişki ve irtibat hâlinde olmasından dolayı gözaltına alınan ve kayyum atanan Zaman Gazetesi yazarlarına sahip çıkılması amacıyla Çanakkale’de basın açıklamaları ve yürüyüşler gerçekleştirildiği, terör örgütünün talimatları ile hareket eden sivil toplum örgütü üyelerinin bu eylemlerde ön saflarda yer aldıkları, Zaman Gazetesine ve yakalanan örgüt mensuplarına sahip çıkmaları ve Mercek kod adlı gizli tanığın FETÖ/PDY’nin Çanakkale kadın yapılanması hakkında verdiği beyanları doğrultusunda aralarında başvurucunun da bulunduğu kişiler hakkında soruşturma başlatmıştır. 3. Başvurucu; kollukta müdafiinin de hazır bulundurulmasıyla şüpheli sıfatıyla alınan ifadesinde; K.T. isimli işyerinde eşi ile birlikte çalışmakta olduğunu, 2011 yılında eşi ve oğlu ile birlikte umreye gittiğini, bunun dışında yurt dışına çıkmadığını, herhangi bir kod isim kullanmadığını ifade etmiştir. Sevgi Kadınlar Kültür ve İletişim Derneği’nin (SEVGİDER) üye ve başkan yardımcısı olduğunu, 2015 yılında da bu Dernekten kaydını sildirdiğini, herhangi bir yere bağışta bulunmadığını, bir dönem Zaman Gazetesine işyerinden dolayı abone olduklarını, uzun yıllar önce kendisi ve çocukları adına faizsiz kurum olması nedeniyle Asya Katılım Bankası A.Ş.de (Bank Asya) hesap açtıklarını, maaşının da Bank Asyadaki hesabına yattığını belirtmiştir. Ayrıca üç çocuğunun da G.K.ya gittiğini, devam eden süreçte de bu okula kayyum atandığı için devlet kontrolünde olmasından dolayı okuldan almaya ihtiyaç duymadığını ve iki çocuğunun bu okula devam ettiğini ifade etmiştir. Zaman Gazetesi için yapılan protesto eylemine iki gün katıldığını, bu eyleme katılım için kimseden talimat almadığını, herhangi bir slogan atmadığını sadece merakından dolayı içlerinde bulunduğunu, bilerek herhangi bir terör örgütünün faaliyetlerine katılmadığını savunmuştur. Başvurucu, Çanakkale 1. Sulh Ceza Hâkimliğince yapılan sorgusunda da kollukta alınan ifadesini tekrar etmiştir. 4. Mercek kod adlı gizli tanık, FETÖ/PDY’nin Çanakkale kadın yapılanması hakkında açıklamalarda bulunmuştur. Gizli tanık Mercek’in anlatımları şöyledir: “…Ev Anneleri ise kendilerine bağlanan 3 veya 5 evin ihtiyaçları[nın] karşılanmasında birinci derecede sorumludurlar, ayrıca çevrelerinde bulunan şahıslardan bu evler için para toplayarak İl Sorumlusu [G.B.nin] yardımcısına bağlı faaliyet göstermektedirler. Çanakkale İlinde ev anneleri [Ş.İ.ye] karşı sorumluydular, [Ş.İ.nin] Ankara iline gitmesi sonucunda onun yerine gelen [H.K.Y.ye] karşı sorumlu faaliyet göstermektedirler… Öğrenciler arasında düzenlenen maklube, çiğ köfte partileri, sinema izletimleri ve kermeslerden taraftar kazanılmaktadır. Kermeslerin düzenlenmesi ve hayata geçirilmesi ev anneleri tarafından yapılmaktadır… Ev anneleri ablalardan bağımsız örgüt elemanları olarak il sorumlu yardımcısına bağlı faaliyet göstermektedirler. Bunlar öğrencileri cemaate kazandırmak için kermes, himmet ve benzeri faaliyetleri tertip ederek hayata geçirmektedirler.“ 5. Gizli tanık Mercek’in 14/12/2016 tarihli fotoğraf teşhis işlemindeki başvurucuyla ilgili beyanları şöyledir: “…ev annesini Ayten KARADAĞ [başvurucu] ismi ile tanırım, … Kendilerine ait olan […] [K.U.] isimli iş yerlerinden örgüt evlerinin ve örgüt yurtlarının ihtiyaçları[nı] karşılardı. Kendisi örgütsel toplantılara katılmaktadır. Himmet adı altında toplanan paralardan bilgisi vardır. Hatırladığım kadarıyla

