Sigara Kaçakçılığının Cezası
Alanında yetkin Kayseri Ceza Avukatı kadrosu ve 15 yılı aşkın deneyimi ile Zülküf Arslan Hukuk Büromuz; ceza yargılamalarında savunma hakkını ve hak arama özgürlüğünü temin ederek taraflara avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmeti vermektedir.
4733 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkol Piyasasının Düzenlenmesine Dair Kanun ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu kapsamında sigara kaçakçılığı yapan sanık hakkında hükmolunacak ceza belirlenirken suçun işleniş şekli, suça konu sigara miktarı ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı dikkate alınır.
Ceza davalarında gerekli başvuru veya itirazların zamanında ve usulüne uygun yapılması açısından alanında uzman bir Kayseri ceza avukatı veya ağır ceza avukatından hukuki yardım alınması faydalı olacaktır. Yargılama sırasında herhangi bir mağduriyete ve hak kaybına uğramamak için güncel mevzuat ve Yargıtay kararlarının takip edilmesi önem arz etmektedir.
Kayseri ceza avukatı veya ağır ceza avukatı arıyorsanız 15 yılı aşkın deneyimi ile avukat kadromuzdan dava süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile dava ücret ve masrafları konusunda ön bilgi alabilir; detaylı bilgi ve tüm sorularınız için bizimle iletişime geçebilir veya yüz yüze görüşmek için Zülküf Arslan Hukuk Büromuzu ziyaret edebilirsiniz.
Sigara Kaçakçılığında Verilecek Cezada Ele Geçirilen Sigara Miktarı Dikkate Alınır
KOM Şube Müdürlüğü görevlilerince oluşturulan uygulama noktasında, 04.02.2012 tarihinde saat 21.40 sıralarında durdurulan 65 … plaka sayılı yolcu otobüsünde, Sulh Ceza Mahkemesinin 01.02.2012 tarihli önleme araması kararına istinaden yapılan aramada, sanığa ait valizlerin ve çuvalın içerisinde 1.500 paket kaçak sigaranın ele geçirildiği anlaşılan olayda; kaçak sigaranın miktarı dikkate alındığında, Yerel Mahkemenin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 61. maddesi uyarınca temel cezayı 2 yıl 6 ay hapis ve 360 gün adli para cezası olarak belirlemesinin dosya kapsamına uygun olduğu ve TCK’nın 3. maddesinde düzenlenen “orantılılık” ilkesine de aykırılık oluşturmadığı kabul edilmelidir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2017/370 Karar No: 2019/475 K. Tarihi: 18.06.2019
\”İçtihat Metni\”
Kararı Veren Yargıtay Dairesi: 7. Ceza Dairesi
Mahkemesi: Asliye Ceza Mahkemesi
Sanık …\’in 4733 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkol Piyasasının Düzenlenmesine Dair Kanun\’un 8/4; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu\’nun 62, 52/2-4, 53/1 ve 54. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis ve 6.000 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, taksitlendirmeye, hak yoksunluğuna ve müsadereye ilişkin … Asliye Ceza Mahkemesince verilen 18.10.2012 tarihli ve 150-703 sayılı hükmün, sanık … ve şikâyetçi Gümrük ve Ticaret Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 7. Ceza Dairesince 18.11.2014 tarih ve 22614-19267 sayı ile;
\”I- Katılan … İdaresinin temyizine göre yapılan incelemede;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen gümrük idaresinin davaya katılmasına karar verilmesi hukuken geçersiz olup, hükmü temyiz hakkı vermeyeceğinden, vaki temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı (mülga) CMUK\’nun 317. maddesi gereğince, reddine,
II- Sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıkta 150 karton bandrolsüz ve kaçak sigara ele geçirildiği olayda; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu\’nun 61. maddesi uyarınca alt ve üst sınırlar arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı ve failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı unsurları dikkate alınması gerekmekte olup, dosya kapsamına göre sanığın benzer olaylarla karşılaştırıldığında vehamet arz etmeyen fiilinin, eylem ile ceza arasındaki dengeyi bozacak şekilde teşdidi gerektirmediği halde, hakkaniyet ölçüleri ile bağdaşmayacak biçimde hapis ve adli para cezasının alt sınırından uzaklaşılarak sanık hakkında fazla ceza tayini\” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Yerel Mahkeme ise 26.02.2015 tarih ve 918-154 sayı ile;
\”Bozma ilamından sonra dosya içerisine alınarak konulan benzer şekilde başka bir sanık hakkında Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 175 paket kaçak sigara ile yakalanan sanık hakkında 15/03/2013 tarih, 2012/2030 Esas ve 2013/340 Karar sayılı ilamı ile sonuç olarak 2 yıl 1 ay hapis ve 2.000 TL adli para cezası verilmesine ilişkin kararın temyizi üzerine aynı daire olan Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 25/12/2014 tarih, 2014/7595 Esas ve 2014/22100 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği, mahkememize ait dava dosyasında suça konu sigara miktarı 1.500 paket olduğu halde düzeltilerek onanmasına karar verilen Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesine ait 2012/2030 Esas ve 2013/340 Karar sayılı dava dosyasında suça konu sigara miktarının 175 paket olduğu, her iki ilamdaki heyetin aynı olduğu, bu nedenle sigara miktarı yönünden mahkememizce temel cezanın belirlenmesinde teşdiden cezanın verilmesinde usul ve yasaya aykırı herhangi bir yön bulunmadığı\” şeklindeki gerekçe ile direnerek, sanığın ilk hükümde olduğu gibi mâhkumiyetine karar vermiştir.
Direnme kararına konu bu hükmün de sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02.07.2015 tarihli ve 217636 sayılı \”bozma\” istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gelen dosya, Ceza Genel Kurulunca 07.12.2016 tarih ve 662-543 sayı ile; 6763 sayılı Kanun\’un 38. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’a eklenen geçici 10. madde uyarınca kararına direnilen daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 7. Ceza Dairesince 06.03.2017 tarih ve 6-1587 sayı ile direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; 4733 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkol Piyasasının Düzenlenmesine Dair Kanun\’un 8/4. maddesi gereğince iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası gerektiren suçta, temel cezanın iki yıl altı ay hapis ve üç yüz altmış gün adli para cezası olarak tayin edilmesinin isabetli olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
Olay tutanağına göre; KOM Şube Müdürlüğü görevlilerince gümrük kaçakçılığıyla mücadele kapsamında … Kavşağında oluşturulan uygulama noktasında, 04.02.2012 tarihinde saat 21.40 sıralarında durdurulan 65 .. … plaka sayılı yolcu otobüsünde, … Sulh Ceza Mahkemesinin 01.02.2012 tarihli ve 105 sayılı önleme araması kararına istinaden yapılan aramada, aracın bagajında, sanığa ait iki valiz ve bir çuval içerisinde aynı markaya ait toplam 1.500 paket kaçak sigaranın ele geçirildiği, Cumhuriyet savcısından alınan talimatla el konulan sigaraların ve yakalanan sanığın KOM Şube Müdürlüğüne götürüldüğü,
… Sulh Ceza Mahkemesinin 05.02.2012 tarihli ve 140 sayılı kararı ile el koyma işleminin onandığı,
Keşifte dinlenen bilirkişi beyanına göre; sigaraların üzerlerinde TAPDK bondrolünün bulunmadığı, yabancı menşeili ve gümrük kaçağı oldukları,
Kaçak eşyaya mahsus tespit varakasında, sigaraların CİF kıymetinin 1.500 TL, gümrük vergilerinin 6.422,52 TL, gümrüklenmiş değerinin ise 7.922,52 TL olduğunun belirtildiği,
Yerel Mahkemece, \”suçun işleniş şekli, suça konu sigara miktarı\” ve sanığın \”kasta dayalı kusurunun ağırlığı\” gerekçe gösterilmek suretiyle temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlendiği,
Anlaşılmaktadır.
Sanık … aşamalarda; Van ilinden satın aldığı kaçak sigaraları yolcu olarak bulunduğu otobüsle naklederken yakalandığını, ticari bir amacının olmadığını savunmuştur.
Sanığın işlediği kabul edilen 4733 sayılı Kanun’a muhalefet suçu, suç tarihi itibariyle yürürlükte olan haliyle anılan Kanun\’un 8. maddesinin dördüncü fıkrasında iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasını gerektirecek şekilde yaptırıma bağlanmış, temel cezanın belirlenmesine ilişkin ilkeler ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu\’nun 61. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenmiştir:
(1) Hâkim, somut olayda;
a) Suçun işleniş biçimini,
b) Suçun işlenmesinde kullanılan araçları,
c) Suçun işlendiği zaman ve yeri,
d) Suçun konusunun önem ve değerini,
e) Meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığını,
f) Failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığını,
g) Failin güttüğü amaç ve saiki,
göz önünde bulundurarak, işlenen suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında temel cezayı belirler.”
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Adalet ve kanun önünde eşitlik ilkesi” başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasındaki; “Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur” biçimindeki hüküm ile de, işlenen fiil ile hükmolunan ceza ve güvenlik tedbirleri arasında “orantı” bulunması gerektiği vurgulanmıştır.
Kanun koyucu, cezaların kişiselleştirilmesinin sağlanması bakımından hâkime, olayın özelliği ve işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı bir şekilde gerekçesini göstererek iki sınır arasında temel cezayı belirleme yetki ve görevi yüklemiştir. Hâkimin temel cezayı belirlerken dayandığı gerekçe, TCK’nın 61. maddesinin 1. fıkrasına uygun olarak, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı, failin güttüğü amaç ve saiki ile ilgili, dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin isabetle değerlendirildiğini gösterir biçimde kanuni ve yeterli olmalıdır.
Türk Ceza Kanunu\’nda suçlar için çoğunlukla sabit cezalar öngörülmemiş, alt ve üst sınırlar gösterilerek, bu sınırlar arasından hâkime temel cezayı belirleme yetkisi verilmiştir. Basamaklı ceza öngören suçlarda, iki sınır arasında cezayı belirleme konusundaki takdir yetkisi her somut olayın özelliğine göre kanunun genel amacı ve felsefesi gözetilerek 5237 sayılı TCK\’nın 61. maddesinde sıralanan ölçütlere göre kullanılır. (Mahmut Koca-İlhan Üzülmez Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, 4. Baskı, s.530)
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
KOM Şube Müdürlüğü görevlilerince oluşturulan uygulama noktasında, 04.02.2012 tarihinde saat 21.40 sıralarında durdurulan 65 .. … plaka sayılı yolcu otobüsünde, Elazığ 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 01.02.2012 tarihli ve 105 sayılı önleme araması kararına istinaden yapılan aramada, sanığa ait valizlerin ve çuvalın içerisinde 1.500 paket kaçak sigaranın ele geçirildiği anlaşılan olayda; kaçak sigaraların miktarı dikkate alındığında, Yerel Mahkemenin TCK\’nın 61. maddesi uyarınca temel cezayı iki yıl altı ay hapis ve üç yüz altmış gün adli para cezası olarak belirlemesinin dosya kapsamına uygun olduğu ve TCK\’nın 3. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen \”orantılılık\” ilkesine de aykırılık oluşturmadığı kabul edilmelidir.
Bu itibarla, Yerel Mahkemenin direnme gerekçesi isabetli olduğundan uygulamanın denetlenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
Kayseri Ceza Avukatı – Hukuki Yardım
Alanında yetkin Kayseri Ceza Avukatı kadrosu ve 15 yılı aşkın deneyimi ile Zülküf Arslan Hukuk Büromuz; ceza yargılamalarında savunma hakkını ve hak arama özgürlüğünü temin ederek taraflara avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmeti vermektedir.
Ceza davalarında gerekli başvuru veya itirazların zamanında ve usulüne uygun yapılması açısından alanında uzman bir Kayseri ceza avukatı veya ağır ceza avukatından hukuki yardım alınması faydalı olacaktır. Yargılama sırasında herhangi bir mağduriyete ve hak kaybına uğramamak için güncel mevzuat ve Yargıtay kararlarının takip edilmesi önem arz etmektedir.
Kayseri ceza avukatı veya ağır ceza avukatı arıyorsanız 15 yılı aşkın deneyimi ile avukat kadromuzdan dava süreci, hukuki statünüz, haklarınız ile dava ücret ve masrafları konusunda ön bilgi alabilir; detaylı bilgi ve tüm sorularınız için bizimle iletişime geçebilir veya yüz yüze görüşmek için Zülküf Arslan Hukuk Büromuzu ziyaret edebilirsiniz.