İnternet Sitesi İş İlanı Aracılığıyla Dolandırıcılık ve Suçun Farklı Nitelikli Hallerinde Verilecek Ceza
İnternet Sitesi İş İlanı Aracılığıyla Dolandırıcılık ve Suçun Farklı Nitelikli Hallerinde Verilecek Ceza Yargıtay Ceza Genel Kurulu Esas No: 2016/23-1033 Karar No: 2020/2 K. Tarihi: 14.01.2020 Özet: Sanığın hem bilişim sistemini araç olarak kullanmak hem de basın ve yayın aracının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle suçu işlediği anlaşıldığından, sanığın bu eylemi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu\’nun 158. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde düzenlenen \”bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık\” ve aynı fıkranın (g) bendinde düzenlenen \”basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle dolandırıcılık\” olmak üzere dolandırıcılık suçunun iki farklı nitelikli hâlinin oluşması durumda suçun daha ağır cezayı içeren nitelikli hâli olan \”bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık\” suçundan hüküm kurulması gerektiği kabul edilmelidir. (5237 S. K. m. 52, 53, 62, 158) (5271 S. K. m. 308) Sanık … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda sanığın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu\’nun 158/1-g, 62, 52/2 ve 53/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 1.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna ilişkin … Ağır Ceza Mahkemesince verilen 15.09.2010 tarihli ve … sayılı hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay (Kapatılan) 23. Ceza Dairesince 27.05.2015 tarih ve 420-1913 sayı ile; \”…Sanığın ikrarı, şikâyetçi beyanları, PTT dekontu ile tüm dosya kapsamına göre sanığın eyleminin 5327 sayılı TCK\’nın 158/1-g maddesinde düzenlenen basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. … Ancak; … Kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini hâlinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde tayin edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun\’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK\’nın 321. maddesi uyarınca bozulmasına, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun\’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkralarından adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla \’60 gün\’, \’50 gün\’ ve \’1.000 TL\’ adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla \’5 gün\’, \’4 gün\’ ve \’80 TL\’ adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle,\” düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 16.02.2016 tarih ve 385364 sayı ile; \”…Dolandırıcılık suçunda unsur olan hilenin iş ilanında bulunmadığı, verilen ilanın sadece katılana ulaşmasına yardımcı olduğu, müracaattan sonra oluşan yanıltmanın söz konusu olduğu, ilanın içeriği itibarıyla, katılana yönelik hileli hareketlerin gerçekleştirilmesinde ve bu şekilde aldatılmasında bir kolaylık sağlamadığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK\’nın 158/1-g maddesi kapsamında \’bilişim sisteminin\’ dolandırıcılık suçunun işlenmesinde rolünün bulunmadığı ve dolandırıcılık suçunun bu nitelikli hâlinin unsurlarının oluşmayacağı, eylemin aynı Kanun\’un 157/1. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunu oluşturacağı,\” görüşüyle itiraz kanun yoluna başvurmuştur. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu\’nun 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay (Kapatılan) 23. Ceza Dairesince 30.03.2016 tarih ve 4576-3787 sayı ile itiraz nedenlerinin yerinde görülmediğinden bahisle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır. TÜRK MİLLETİ ADINA CEZA GENEL KURULU KARARI Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlıklar; 1- Sanığın eyleminin basit dolandırıcılık suçunu mu yoksa nitelikli dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğunun, 2- Eylemin basit dolandırıcılık suçunu oluşturduğunun kabulü hâlinde 6763 sayılı Kanun\’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK\’nın 253. maddesi uyarınca \”uzlaştırma\” kapsamında kalıp kalmadığının, belirlenmesine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamından; Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 09.04.2010 tarihli iddianame ile; sanık …\’ün kendisine ait telefon hattı ve posta hesabı ile sahte isim kullanarak internet vasıtasıyla iş arayanlara yönelik ilan verdiği, kendisi ile irtibata geçen şikâyetçi …\’i iş bulma vaadiyle kandırıp şikâyetçiden 500 TL aldığı ve bu şekilde dolandırıcılık suçunu işlediği iddiasıyla sanık hakkında kamu davası açıldığı, \”http://www…..com\” internet sitesinde yer alan \”Personel\” başlıklı ve 21.01.2008 tarihli ilana göre; İzmir\’de bulunan … isimli otelde dünya ve Türk mutfakları konusunda kendisini yetiştirmiş beş yıldızlı otel ve tatil köyü tecrübeli 12 ay çalışabilecek yurt içi ve yurt dışı destinasyonlarda ve müşterileri olan dünya otellerinde ve uluslararası cruise gemilerinde görev verilecek seyahat sorunu olmayan mutfak personeli alınacağı, CV\’lerin ayrıntılı dosya hâlinde \”…@…\” adresine gönderilmesi gerektiği, \”kitchen chef\” isimli kullanıcının \”ilker\” isimli kullanıcıya gönderdiği iş başvurusu konulu ve 24.01.2008 tarihli mail içeriğinde; \”Sizi ekibimizde görmek isteriz lütfen genel koordinatörümüz Ö. D. beyle gerekli işlemler için 05… nolu telden irtibata geçiniz, … D. TURİZM A.Ş.\” yazılı olduğu, \”Passific ocean\” isimli kullanıcının \”ilker\” isimli kullanıcıya gönderdiği iş başvurusu konulu ve 25.01.2008 tarihli mail içeriğinde; \”Şirketimize yaptığınız iş başvurusu insan kaynakları uzmanlarımızca değerlendirilmiş ve olumlu bulunmuştur, gerekli belgeler gemi katılımı ve ayrıntılı bilgi için Türkiye temsilcimiz Y. Ö. beyle 05…. Nolu telden irtibata geçiniz. P. cruıse\” yazılı olduğu, 04.02.2008 tarihli PTT tahsilat belgesine göre; Antalya Çarşı Merkez Şubesinden 6… posta çeki hesabına 500 TL yatırıldığı, göndericinin şikâyetçi, alıcının ise sanık olduğu, 04.02.2008 tarihli PTT ödeme belgesine göre; Bursa Hürriyet Merkez Şubesinden 6… posta çeki hesabından sanığın 1.000 TL çektiği, ….. Kargo Servisi A.Ş\’nin 04.02.2008 tarihli irsaliyeli faturasına göre; bir adet dosyanın kargo ile gönderildiği, göndericinin şikâyetçi, alıcının ise sanık olduğu, alıcının adresinin \”… Merkez/Samsun\” olarak gösterildiği, PTT Genel Müdürlüğünün 12.08.2008 tarihli ve 39934 sayılı yazısına göre; 6… numaralı posta çeki hesabının sanık adına kayıtlı olduğu, Avea İletişim Hizmetleri A.Ş.\’nin 12.03.2009 tarihli yazısına göre; 0506 … .. .. numaralı telefon hattının sanık adına kayıtlı olduğu, Anlaşılmaktadır. Şikâyetçi …; internette iş ilanlarına bakarken … Turizm adlı şirketin mutfak personeli aradığını gördüğünü ve mail ile başvuru yaptığını, daha sonra kendisine gönderilen mailde başvurusunun kabul edildiğinin bildirilerek 0506 … .. .. numaralı telefondan …ile, bir gün sonra ise yine aynı telefon numarasından … ile irtibat kurmasının istenildiğini, kendisini …olarak tanıtan şahıs ile görüştüğünü, şahsın, \”Gemi adamı cüzdanı olması gerekiyor, ya kendiniz çıkartın ya da dosyanızla birlikte para gönderin biz çıkartalım, üç beş güne hareket edecek bir gemimiz var, evraklarınız yetiştirelim\” dediğini, ayrıca gemi adamı cüzdanı çıkarılması için Samsun limanında çalışan … isimli şahsın 6… nolu posta çeki hesabına 500 TL, verdiği adrese de nüfus cüzdan sureti, SSK çıktısı, diploma fotokopisi, 8 adet fotoğraf ve adli sicil kaydını göndermesini istediğini, bunun üzerine 04.02.2008 günü parayı havale